Dans ederek genç kalabilirsiniz

Bir iki sene önce İstanbul’da düzenlenen bir Sacred Aeon partisinde gözüme bir kadın ilişti. O kadar neşeli ve enerji doluydu ki hayran kalmıştım ona. Daha sonra yanına giderek konuşmaya başladım. “Umuyorum sizin yaşınıza geldiğinizde, sizin gibi olabilirim” dedim. O da bana dans ederek “Bu müzik insanı hiçbir zaman yaşlandırmıyor” demişti. Benim için güzel gecelerden biriydi. Söylediği şey o kadar doğruydu ki dans etmek bizi daima genç tutan, tutacak olan altın anahtarlardan biri.
Büyüdükçe zihinsel ve fiziksel zindeliğimiz azalıyor. Hatta daha da kötüleşebiliyor. Çeşitli hastalıklara dönebiliyor. Human Neuroscience dergisinde yayınlanan yeni bir çalışmaya göre; fiziksel egzersizlere düzenli katılan yaşlı insanların beynindeki yaşlanma belirtilerinin tersine çevrildiğini ve dans etmenin en derin etkiye sahip olduğunu gösteriyor.
Daha fazla oku: Dans depresyona iyi geliyor
Almanya’daki Nöredejeneratif Hastalıklar Merkezi’nde çalışan ve bu çalışmanın baş yazarı olan Kathrin Rehfeld, “Egzersizin, zihinsel ve fiziksel kapasitedeki yaşa bağlı gerilemeyi yavaşlatma veya hatta önlemeye faydalı etkisi vardır. Bu çalışmada, iki farklı egzersiz türünün (dans ve dayanıklılık egzersizi) her ikisinin de beynin yaşla azaldığı alanını arttırdığını gösterdik. Bu karşılık, sadece dans, denge bakımından gözle görülür davranış değişikliğine yol açtı” diyor.
Ortalama 68 yaşındaki gönüllüler çalışmaya katıldı. Belirli bir süre dans kurslarına katıldılar ve dayanıklılık egzersizleri yaptılar. Her iki grupta da beyinlerindei hipolampus bölgesinde artış görüldü. Bu alan yaşa bağlı düşüşe meyilli olabiliyor ve Alzheimer gibi hastalıklardan etkilenebiliyor. Aynı zamanda hafıza ve öğrenmede, dengesini korumada önemli rol oynuyor.
Daha fazla oku: Dans etmenin mutlu ettiğini bilim doğruluyor
Önceki araştırmalara göre fiziksel bir egzersizin yaşa bağlı beyin gerilemesi ile mücadele edebileceğini göstermiş olsa da, bir egzersizin diğerindne daha iyi olup olmadığı bilinmiyordu. Bunu değerlendirebilmek için gönüllülere verilen egzersiz rutinleri farklıydı.
Dans grubundaki yaşlılara sürekli farklı türen değişen dans turinleri verilmeye çalışıldı. Kol hareketleri, hız, ritim, adımlar her dansa göre değişiyordu. Zamanın baskısı altında olmadan ve eğitmeden hiçbir ipucu almadan hatırlamak onlar için zorlayıcı şeylerden biriydi. Bu ekstra zorlukların, dans grubundaki katılımcılar için gözle görülür bir fark yarattığı düşünülüyor.
O zaman şimdi en sevdiğiniz müziği açıp, dans etmeye başlayın bile!
Kapak Fotoğrafı: Andressa Voltolini/Unsplash