Ali Kapu Sarayı ziyaretimden sonra ortalama 15 dakikalık bir yürüme mesafesi ile İsfahan Ulu Cami ya da diğer ismi ile İsfahan Cuma Camisi’ne vardım. Buraya gelirken İsfahan Kapalıçarşısı içinden geçiyorsunuz. İkisi iç içe konumlanmış. 

2012 yılında UNESCO tarafından Dünya Miras Listesi’ne alınan İsfahan Ulu Cami, İran’ın hâlâ ayakta duran en eski camilerinden birisidir. 771’den 20’inci yüzyılın sonuna kadar inşaatı devam eden cami, eklemeler ve tadilatlar yapılarak bugünkü haline ulaşmıştır. Dört eyvan mimari stili ile inşa edilmiş ve dört kapıda bir birbirine bakıyor. Sulçuklular ise şu an meşhur olan iki tuğlu kubbeli odayı da camiye eklemiş. Bu camiye girişler ise ücretsiz ya da ücretli, emin olamadım şu an, bir giriş kısmı vardı ama ben elimi kolumu sallayarak girdim. Belki saat geç olduğu için mi? Ücretli olsa girişleri kapatırlardı. Sanırım ücretsiz 🙂

Günün son saatlerine denk geldiği için artık fazlasıyla yorgundum ve ayak parmağım kan toplamıştı. Rotamdaki son yeri de görüp, taksi ile eve döndüm çünkü geri dönüş yolunu yürüyemeyecek durumdaydım. Bu nokta ile birlikte İsfahan maceram sonuna yaklaşmıştım. Ertesi sabah Tahran’a döndüm. Orada da bir iki gün dinlenerek Türkiye’ye döndüm.

İran çok özel ve çok güzel. İranlılar ise çok tatlı insanlar. Fırsat buldukça gitmek isteyeceğim, güzelliklerini keşfetmek ve bilgeliğini kendime aktarmak isteyeceğim bir bölge.

İsfahan Ulu Cami

Daha fazla oku: İran Tüm Gezi Notları