Zed Balloon, Ramea ve of Silas isimli projeleri ile müzik dünyası içinde yer alan ve aynı zamanda Crystal Kids ailesinin Resident DJ’lerinden Umut İlkar sohbet ettik. Türkiye’nin toplama ilk psychedelic albümünde Zed Balloon projesi ile de yer alıyor. “Spidy” isimli track Umut’a ait.

Umut önce seni tanıyalım mı?

Merhaba, Ankara’da doğdum ve Mersin’de büyüdüm. Mersin’e gençlik çağımda taşındığım için burası benim hayata başlama noktamdı. O tarihten önce yalnızca gitar çalmıştım, onu da ilerletmedim diyebilirim. Elektronik müziğe karşı ilgim Mersin’de başladı. Liseyi orada bitirdikten sonra Budapeşte’de yaklaşık 1 yıl vakit geçirdim ve İstanbul’a taşındım, yaklaşık 10 yıldır İstanbul’da yaşıyorum.

Müziğe nasıl başladın? Projelerinden bahseder misin biraz?

Müziğe doğrudan elektronik müzikle başladım diyebilirim, lise çağlarımda hâlâ çok samimi olduğum bir arkadaşım bana elektronik müzik ile ilgili bilgiler vermeye başlamıştı. Çok doğru zamanlarda, doğru elektronik müzikler dinletti ve ilk andan itibaren çok ilgiliydim; tanışır tanışmaz arşivimi hazırlamaya başladım diyebilirim. Şu anda üzerinde uğraştığım üç tane proje var. Üç proje tasarladım çünkü hiçbir zaman, sadece bir elektronik müzik stiline sabit kalamadım; en çok dikkatimi çeken ve hayatımı güzelleştirmemi sağlayan tarzları üç projeye ayırdım. Bunlardan birisi “of Silas“; bu proje alternatif bir psychedelic proje ve içinde barınan müzik stilleri ise PsyChill, IDM, PsyDub, Chillgressive, Psybient, Breaks. Kökü 6 yıl önceye dayandığı için en eski projem diyebilirim.

Zed Ballon, Attaliea Fest. Fotoğraf: Mehmet Kılıç

O projeden sonra hayalim olan bir projeyi daha hayata geçirdim, ismi “Ramea“. Bu proje bir techno projesi. techno’dan bahsederken her zaman ilk aşamada biraz zorluk çekiyorum, çünkü çok geniş bir tarz ve içinde fazla dallara ayrılan bir yapıda. Açık konuşmak gerekirse kötü seste techno dinlemek, iyi bir techno dinlemekten daha kolaydır. Bu yüzden neden zorlandığımı her seferinde anlıyorum. Ben kendi deyimimle “Self-Directed Techno” yapıyorum. Bu konudaki anlayışım; dansa son derece yatkın olup aynı zamanda içe yönelik, ruhu besleme adına doyurucu olmasıdır. Yaptığım albümlerde her zaman bunu hedefledim ve çok şükür başardım. Son olarak en heyecanlı ve en yeni (2 yıl önce) projemden bahsetmek istiyorum. “Zed Balloon” benim, dans aşkımdan esinlenerek kurduğum beni en çok heyecanlandıran projem. Bu isimle organic dark-prog ve organic-prog setleri çalıyorum.

“Açıkçası bu büyük bir aşk benim için”

Psy-trance türünde ilerlemeyi neden seçtin? Senin için ne ifade ediyor?

2012 yılında, İzmir’de gerçekleşen Tree of Life Festival’ine katılmıştım ve müzik ile alakalı inanılmaz bir aydınlanma yaşadım, özellikle psy-trance türlerine ilgim orada başladı ve 1 yıl geçmeden yüklü bir psy-trance arşivine sahip olmuştum bile. Ve sürekli ilgim devam etti. Festivallere katılmaya başladıkça hayalini kurduğum üçüncü ve muhtemelen son olacak projemi tasarladım. İnsanlarla iletişime geçerek Zed Balloon projesini Crystal Kids’e dahil etmeyi başardım. Psy-trance beni güçlendiriyor, en doğru zamanlarda dinlediğimde büyülü bir heyecan içine girmemi sağlıyor. Açıkçası bu büyük bir aşk benim için.

Türkiye’de prodüktör çok az. Neden böyle sence?

Gerçekten çok zor ve önemli bir soru. Aslında Türkiye’de prodüktörler az sayıda değiller fakat bir çoğunun doğru ortamlarla karşılaştığına ve asıl istedikleri sound’un, ilerlemeleri açısından ne olduğunun henüz farkında olduklarını düşünmüyorum. Yine de bakacak olursak çok fazla yok fakat düşündüğümüz kadar az değiller.

Eles Records’tan çıkan Türkiye’nin toplama ilk psychedelic albümü içerisinde sende yer alıyorsun? Tebrik ederim! Süreç senin için nasıl gelişti?

Teşekkür ederim! Eles Records ile daha önce çalışmıştım fakat Techno projem için idi, bir gün Serken Eles ile konuşurken bana toplama ilk albümden bahsetti ve katılıp katılamayacağımı sordu, ben de ona bir demo gönderdim ve beğendi. Açıkçası, bu konuda ayrıca mutluyum çünkü Zed Balloon adına hazırladığım ilk single oldu ve aynı zamanda bu durum Türkiye’de neredeyse resmileşmiş ilk “psychedelic Türkiyeli artistlerden” olmamı sağladı.

İlerleyen zamanlarda seni nerelerde dinleyebileceğiz?

Sürekli üzerine uğraştığım ve hayalini kurduğum sahneler, 3 projem adına da, Rainbow Serpent Festival, Boom, Ozora ve bunlar gibi olan açık hava festivalleri.Biliyorum ki bir gün beni oralarda dinleyebileceksiniz. Bunun dışında İstanbul’da yaşayan bir Techno prodüktör olduğum için özellikle kış zamanları burada yer alan sahnelerde de performanslarım oluyor.

Müziğini sevenler seni nerelerden takip edebilirler?

Müziklerimi Spotify, Itunes, GooglePlay ve Soundcloud platformlarından “Ramea”yı aratarak takip edebilirsiniz. Bunun dışında Zed Balloon ve of Silas projelerimi Soundcloud’dan takip edebilirsiniz. Çok teşekkür ederim.