Kullandıkları sosyal medya kanalları aracılığı ile herhangi bir ürün ya da hizmet hakkındaki deneyimlerini takipçileri ile paylaşmaları yoluyla tanıtım ve pazarlama yapan, belirli bir kitleyi etkileme ve yönlendirme gücüne sahip kişi ve gruplara influencer deniyor. Markaların çoğunluğu artık influencer’ların çok takipçili hesapları ile çalışma yolunu seçiyorlar. Özellikle Instagram’ın gücünün artması böyle bir tekniğin önünü açtı diyebiliriz.

Aynı zamanda bu kadar influencer’ın ya da diğer bir deyişle fenomenin (influencer’ın Türkçe tam karşılığı maalesef yok, fenomen de yeterli olmayabilir) sürekli reklam içeren postlar girmesi takipçileri de sıkmıyor değil. Bundan dolayı markalar büyük takipçilerden ziyade son zamanlarda orta ölçekli influencer’lara yönelmeye de başladılar. Bir profilin sürekli reklam içeren postlar girmesi ne yazık ki sunduğu markalara olan samimiyeti de azaltabiliyor.

Sanal influencer’ların dünyası

Tabii vakit akıp giderken ve her şey bu kadar dijitalleşirken ortaya bir de sanal influencer’lar çıktı. Nisan 2019’un başlarında Kentucky Fried Chicken’ın Instagram hesabında aniden bir şeyler değişmeye başladı. Retro tavuk resimleri yerine, karın kasları üzerinde “Secret Recipe For Success” yazan bir dövmeli bir karakter geldi. Bir postunda ünlülerle şakalaşıyor, bir postunda ise iş toplantısındayken poz veriyor. Yani KFC, takipçi çekmek ve beğenilerini arttırmak için artan kurgusal karakterler dünyasına kendi de bir sanal influencer ekledi. KFC’nin dijital ve medya direktörü Steve Kelly New York Times’a ise şöyle ifade verdi: “Sanal influencer’ların etrafındaki aşk çok gerçekçi.”

https://www.instagram.com/p/BwcbDEkAn2H/

Lil Miquela, sanal influencer’ların Rihannası olarak biliniyor. Genç model ve müzisyenin Instagram hesabında 1,6 milyon takipçisi var. Prada ile çalıştı. “Not Mine” single çalışması Youtube üzerinde neredeyse 800 bin kere dinlendi. Üç yaşındaki bir çocuk için hiç fena değil, tabii hiç yorulmadan 7/24 çalışabilme kapasitesini unutmamak gerek.

https://www.instagram.com/p/BzrRD8pnghe/

Ortadoğu’nın ilk sanal influencer’ı Laila Blue, moda ile ilgileniyor. Japonya meraklısı Imma ve model Shudu diğer sanal influencer’lardan. Shudu, bazıları tarafından Dünya’nın ilk dijital süper modeli olarak kabul ediliyor. Rihanna’nın Fenty Beauty serisinin Instagram yöneticileri, Shudu’yu bir müşteri ile karıştırıp ve Shudu’nun bu seriden bir ruju sürmüş olduğu postunu paylaştıklarında, bir anda Shudu viral oldu. Her üç model de İngiliz fotoğrafçı Cameron-James Wilson tarafından tasarlandı. Shudu, Fenty Beauty ve Tiffany & Co. gibi markalar için çalıştı ve diğer ikisi de sadece Balmain markası ile çalışmak üzere yaratıldı.

Sanal insan unsuru

Elbette sanal influencer fikri yeni değil. Sanal müzik grubu Gorillaz ilk albümünü yaklaşık 20 yıl önce yayınladı ve sanal Japon pop yıldızı Hatsune Miku 2007’de ilk defa halkın karşısına çıktı. Ancak sanal influencer’lar 2017’den beri bu kadar popülerleşmeyi başarabildi. Popüleritelerinin artmasının nedeni, sanal influencer’lar için mükemmel bir ortam sağlayan Instagram’ın yükselişine bağlanabilir. Bu durum, sanal influencer’ları olan şirketlere yatırım yapmak isteyenlerin haliyle ilgisini çekiyor çünkü onları yaratan grafik teknolojisinin kullanım maliyetleri daha düşük ve kullanım kolaylığı her geçen gün daha da artıyor.

Betaworks Ventures yatırım şirketinin ortağı Peter Rojas, 2019 ve 2020’de bunlardan çok daha fazla göreceğimizi söylüyor. Kısaca, sanal influencer’lar zaman geçtikçe daha insansı bir forma dönecek ve takipçileri için giderek daha çekici bir hale gelecek.

Sol görüşlü lil Miquela, Bermuda adlı sanal bir Trump destekçisi tarafından 2018’de saldırıya uğradı. Miquela’nın yüzlerce fotoğrafı aniden silindi. Bu, sanal influencer’ların birbirleri arasında nasıl kolayca savaşa girebileceğini gösteriyor. Bu durum, sadece takipçilerinin ilgisini çekmekle kalmıyor aynı zamanda bir kamyon dolusu ücretsiz reklamı da beraberinde getiriyor. Gerçekte, hem Miquela hem de Bermuda gizli bir şirket (İnternet sitesi bir Google dokümanına yönlendiriyor) olan Brud’un eserleri.

https://www.instagram.com/p/B0PTqJghERy/

7/24 çalışma

Bir ünlü ya da bir süper model ile işbirliği yapmak yerine, bir sanal influencer ile işbirliği yapmak şirketler için daha düşük maliyetlidir. Shudu’yu “uçurmak” fotoğraf çekimini yapan bir insan meslektaşına göre çok daha kolay ve daha hızlıdır. Sanal modeller asla “kötü saç günü” geçirmiyorlar. Mükemmel çekimi yakalayabilmek için tekrar tekrar denemeye gerek yok. Ne marka ne de influencer, düşüncesiz veya duyarsız kararlar vererek potansiyel müşterileri kışkırtmıyorlar. Bu sanal influencer’ların insan koşullarına göre çalışmadıkları bir gerçek. Örneğin; bir sözleşmede sağlık ve güvenlik maddelerine ihtiyaç yoktur. Aynı zamanda sanal influencer’ların arkasındaki insanların, insan olmadıklarını açıklamak zorunda olup olmadıkları da pek açık değildir.

Sanal sorular

Hâlâ yalnızca düşük çift basamakla çalışan sanal influencer’lar, bu gidişle insan meslektaşlarını tahtından edecekler gibi gözüküyor. Bir araştırmaya göre Instagram’da sadece 500 bin influencer var. Bununla birlikte şu soru akıllara geliyor: sanal influencer’lar, insan hakla ilişkiler ekipleri tarafından yönetilmek yerine bir sistem tarafından desteklendiğinde ne olacak? En azından teoride, aynı anda tüm takipçileriyle birebir seviyede etkileşime geçebileceklerini hayal etmek zor değil. Bunlar, veri yığınlarına dayalı etkileşimler olacaktır ve takipçileri, belirli markaların ve ürünlerin alıcılarına dönüştürebilecek bağlantılar oluşturmayı amaçlamaktadır.

Potansiyel olarak imkânsız vücut ideallerini ve farklı kültürlerin klişeleşmiş sunumlarını teşvik eden sanal influencer’lar da dahil olmak üzere, etik soruları ortaya çıkaran bir senaryo olduğu düşünülüyor. Shudu, beyaz bir İngiliz olan Cameron-James Wilson tarafından siyah bir kadının dijital bir versiyonu olarak yaratıldı. Lauren Michele Jackson’ın New Yorker‘da bu durumu şöyle ifade ediyor: “Wilson’un ana ilham kaynağı Güney Afrika Prensesi Barbie bebeğin özel bir versiyonudur. Instagram kullanıcıları Shudu’nun fotoğraflarını #blackisbeautiful etiketi ile kutlarken, siyah kültürü ve siyah kadın olmanın ne demek olduğunu kutluyorlar mı?”

Sanal influencer'lar

Dijital influencer’lar dijital karakterler ile değişen ilişkilerimiz hakkında ne söyleyebilirler? Ya da özellikle “gerçek” olan ile olmayan arasındaki giderek bulanıklaşan çizgiler hakkında ne sorabilirler? Bunları yanıtlamak sanırım gerçekten zor. Cevaplar muhtemelen “karmaşık”. Kendimizin ve “gerçekliğimizin” çarpıtılmış bir bakışını sunmak için kullandığımız sosyal medya, bu sınırın ortadan kalmasına katkıda bulunuyor. Kabul etmeyenler Instagram Gerçekliği‘nin tavşan deliğini ziyaret edebilirler.

Ayrıca, sanal influencer’ların insanlar arasındaki ilişkileri nasıl parçaladıklarının örneklerini de görmeye başlıyoruz. 2018 yılında, Gatebox firması tarafından üretilen Hatsune Miku’nun hologram versiyonunu Japon biriyle evlendi. Miku’nun Gatebox versiyonunun akıllı ev asistanı ile “sanal kız arkadaş” arasında bir geçiş olduğu ve şirketin zaten “çapraz boyutlu” evlilikler için 3,700 lisans istediği bildirildi.

Sanal influencer’lar ile henüz bir evililk olmamasına rağmen böyle bir olayın yakın zamanda gerçekleşeceğini hayal etmek zor değil.

Dünya bizler için değişik bir noktaya doğru gidiyor. Ne dersiniz?

Kaynak: Singularity Hub