Pestalotiopsis microspora: Plastik yiyen mantar

Dünya bu kadar plastik içindeyken bununla mücadele etmek gerçekten çok zorlu ama yine de, bunca kötülüğümüze rağmen, doğa ana güzelliklerini sunmaya devam edebiliyor. Bize, plastik yiyen mantar türü olan Pestalotiopsis microspora ile bir çıkış yolu gösteriyor. Mantarların bu inanılmaz yetenekleri, belki de geleceğe umutla bakmamızı sağlayabilir.
Yale Üniversitesi öğrencileri, yalnızca plastik üzerinde yaşayabildiği tespit edilen, nadir görülen bir mantar türünü 2012 yılında Amazon yağmur ormanlarında keşfetti. Daha doğrusu, Pestalotiopsis microspora plastik ürünlerin kilit bileşeni olan poliüretanı tüketiyor ve organik maddeye dönüştürüyor. Daha ileri bir bilgi olarak bu mantar oksijensiz yaşadığı için arazilerin beslenmesinde ve temizlenmesinde ciddi potansiyel içeriyor.
Bilim insanları, bu keşiflerin en azından plastiği görme ve kullanma şeklimizi değiştireceği konusunda iyimserler. Örneğin, yerleşik mantar sistemleri ile evde geri dönüşüm kitleri ve topluluk geri dönüşüm merkezleri kurmayı öngörüyorlar.
Bu, aynı zamanda başka bir şeyin daha altını çiziyor. Çöp yığınları yerine büyümüş mantarlar! Ama işte size, doğanın problem çözdüğünün bir kez daha kanıtı: Bazı plastik yiyen türlerin kendileri de yenebiliyor. Utrecht Üniversitesi’nden Katharina Unger‘ın yönettiği bir çalışmada, aslında plastik yiyen birkaç mantar türü olduğunu ve bazılarının da yenilebilir istiridye mantarı gibi yaygın olduğu ortaya çıktı.
Unger’e göre, “anason veya meyan kökü kokusu ile tatlı” bir tadı var. Bununla birlikte bitmiş bir üründe plastik kalmamasına rağmen, halkı bu mantarları yemeye ikna etmek zor olabilir. Yemenin güvenliğini tam belirleyebilmek için daha fazla çalışmaya ihtiyaç da var. Güvenli olduğu tespit edilirse, o zaman bu süreç dünyadaki açlık sorununu çözme potansiyeli taşır. Dünyada her gece aç olan 100 milyon insanın, çöpü hazineye dönüştürerek büyüyen bir gıda kaynağına sahip olması altından daha değerli olabilir.
Unger’in “Fungi Mutarium”un tüm sunumunu aşağıda görebilirsiniz:
Londra Kew Bahçeleri’ndeki (1) bilim insanların raporuna göre; Dünya’nın ilk Fungi Eyaleti 2018 (State of the World’s Fungi 2018), mantarların sadece plastiğin parçalanmasına yardımcı olamayacağını, bitmiş ürünlerinin mobilya ve yapı malzemeleri (mantar tuğlaları) oluşturmak için de kullanılabileceğini doğruladı. Kirleticileri topraktan uzaklaştırma ve atıkların biyo-yakıtlara dönüşümünü sağlama gibi özellikleri de bu harika mantarların diğer yeteneklerinden.
Kew Bahçeleri’nin Kıdemli Araştırmacısı Tom Prescott şöyle özetliyor: “Dünya’nın Mantar Eyaleti raporu, mantar krallığına etkileyici bir bakış açısı getirdi; ne kadar az şey bildiğimiz ve biyo-yakıt, ilaç ve yeni materyaller kadar çeşitli alanlarda mantarlar için büyük potansiyel olduğunu ortaya koyuyor. Mantarlar, inşaat malzemeleri için sürdürülebilir bir kaynak olarak görülüyor”
Keşif, heyecan verici bir söz veriyor: Kontrollü koşullarda miselyumun plastiği parçalamaya başlaması sadece birkaç hafta alıyor ve birkaç ay içinde plastik tamamen parçalanıyor. Geriye sadece beyaz kabarık bir mantar kalıyor. Bunun sonucunda mantar yenilemese ya da başka bir şey için kullanılamasa bile, kendi başına ayrışması 400 yılı bulacağı tahmin edilen plastikten çok daha hızlı bir şekilde toprağa dönüştürülebilir.
Miselyum, doğal ayrıştırıcılar olduğundan -örneğin, ölü ağaçların parçalanıp, toprağa geri dönmesine yardımcı olur- plastik organik bir madde olmasa da, plastiğin çözünmesi yönünde mantıklı bir adım olduğu belirtiliyor.
(1) Kew Bahçeleri, “dünyanın en büyük ve en çeşitli botanik ve mikolojik koleksiyonlarını” barındıran, Güneybatı Londra’daki yer alan bir botanik bahçesidir.
Başlık Fotoğrafı: niksibaksen.deviantart.com
Kaynak: YUP