Covid-19 (Yeni koronavirüs) insanlık için çağın vebası gibi gözükse de dünya kendisini güncelleme ve yenileme konusunda epey iddialı. Özellikle insanların evde kal çağrısı fosil yakıt kullanımını düşürüyor, bunun sonucunda da havadaki zehirli gaz miktarı giderek azalıyor. Yapılan çalışmalar ve araştırmalar da “Evet, hava kirliliği azalıyor” dercesine bizlere selam veriyor. Covid-19 vaka sayısının 1 milyonu geçtiği bugünlerde, doğa insan kaynaklı yıpranmanın yarasını sarmaya devam ediyor.

Peki, nedir bu hava kirliliği?

Bilindiği üzere, hava farklı gazların (yüzde 78 Azot, yüzde 21 Oksijen, yüzde 1 diğer gazlar) kompozisyonuyla oluşmuş bir karışım. Hava kirliliği ise havada bulunan yabancı maddelerin, özellikle havaya salınan sera gazları başı çekmektedir, canlı sağlığını olumsuz etkilemesidir. Sera gazları (Karbondioksit, metan, azot oksit, su buharı, kloroflorokarbonlar) ise güneşten gelen ısıyı tutması nedeniyle atmosferimizi ısıtmaktadır. Sera gazlarının küresel ısınma ve iklim değişikliği gibi olumsuz etkileri bulunmaktadır.  Ayrıca hava kirliliğinin nedenleri arasında büyük bir payı insan etkisinden doğan fosil yakıt kullanımı almaktadır. Genellikle bilim insanları hava kirliliği miktarını ise karbonu referans alarak ölçmektedirler. Uluslararası Enerji Ajansı, 2019 yılındaki enerjiden kaynaklı karbondioksit emisyonunun 33 gigaton (1 Gt= 109 ton) seviyelerinde sabitlendiğini ve bu sabitlemeyi çoğunlukla yenilebilir enerji kaynaklarının sağladığını da belirtiyor.

Covid-19, Türkiye’nin iklimini nasıl etkiledi?

Dünya genelinde hava kirliliğinin son durumu ne derseniz eğer, sizlere birkaç çalışma üzerinden açıklamaya çalışacağım. Columbia Üniversitesi’nden bazı araştırmacılar, Covid-19 sebebiyle New York şehrindeki trafik hareketliliğinin geçen seneye oranla yüzde 35 azaldığını ve özellikle araç kullanımı sebepli karbondioksit salınımlarının yüzde 50’ye kadar düştüğünü gözlemlemişler.

Peki, pandemik hastalığın başladığı Çin’de durumlar nasıl? İklim sitesi Carbon Brief için yapılan bir analizde, iki hafta boyunca Çin’de enerji kullanımı ve emisyonlarında yüzde 25’lik bir düşüş olduğu gözlemlenmiş. Uzmanlar, bunun bu yıl Çin’in karbon emisyonlarında yaklaşık yüzde 1’lik bir düşüşe yol açacağını düşünüyor. Özellikle İtalya’nın Covid-19’tan en çok etkilenen bölgesi olan Lombardy’e baktığımızda ise eve kapanmaların hava kirliliğinin azalması açısından olumlu sonuç verdiğini görüyoruz. Avrupa Uzay Ajansı’nın uydu verilerine göre, Lombardy bölgesinde azot dioksit seviyelerinin keskin bir şekilde azaldığı görülüyor. Son olarak ise Covid-19 vaka sayısının günden güne arttığı Türkiye’ye bakalım. Yapılan açıklamalar, eve kapanmaların ardından hava kirliliğinin azaldığı yönünde. İstanbul Teknik Üniversitesi’nden Prof. Dr. Hüseyin Toros, havadaki azot dioksit kirliliğinin İstanbul’da yüzde 36, Ankara’da yüzde 45 azaldığını belirtti.[5]

Kuzey İtalya’daki Covid-19 öncesi ve sonrası azot dioksit ölçüm sonuçları. Sol görseldeki kırmızı olarak gösterilen yoğun hava kirliliği zamanla sağ görseldeki gibi azalmaya başlamış. Kaynak: Courtesy of the European Space Agency.

Yukarıdaki rakamlar da gösteriyor ki, Covid-19 salgını insan türünü tekrardan dünya ve doğa için düşünmeye zorluyor. Covid-19, biz insanlara bireysel düşünmenin bir çıkar yol olmadığını ve birlikte hareket ederek dünyanın yeşil geleceğini kurabileceğimizi hatırlatıyor. Sevgi ve sağlıkla kalın!